Sayfa Sayısı: 776
Goodreads Puanı: 4.02 (62 ratings)
Seri: Dört Kafadar #3
Sevgi nelere engel olabilir?
Acı dolu bir kalbin ilacı olabilir mi?
Gizemli bir adama olan öfkeyi yok edebilir mi?
Peki ya bitmez sanılan bir nefretin verdiği sızıyı dindirebilir mi?
Tutkuyla harmanlanan nefretin çöküşüne,
Sırlarla harmanlanan sevginin mücadelesine şahit olun...
Kazanmanın hüznünü, yenilmenin güzelliğini hissedin...
Mavi gözlerde kaybolan bir adamın aşkı için direnişini okuyun...
Ve acılı bir kadının adım adım sevgiye boyun eğişini görün!
Gülümseyeceğiniz, hüzünleneceğiniz ve sonunda mutlu olup keşke bitmeseydi diyeceğiniz bir FMArsal romanı...
BENİM YORUMUM
Selaam!
Nasılsınız?
Ben sınav haftası sayesinde şöyle böyleyim. Neyse. Arada kaçıp kitap okuyabiliyorum neyse ki. :D
Zaten bu hafta son haftaaa. *büyük bir nefes veriş.*
Aşk, nefreti yok edebilir mi?
Kitap Tahir adlı orta yaşta bir adamın arkadaşlarıyla beraber yaptığı gizli operasyonla başlıyor. Yaşı genç olmasına rağmen şakakları kırlaşmış olan bu adam evin çatı katına çıkıp ne zamandır alt etmeye çalıştıkları Maho lakaplı çete başını yaşı genç bir çocukla konuşurken bulur. Bu genç insanları öldürmek istemediğini söyler. Tahir içeri girip Maho'yu yenmeye çalışırken çocuk kendini koruma amaçlı bir hareket yapınca direk çocuğun kalbine nişan alsa onu öldürebilecek olan Tahir, az önceki konuşmalardan dolayı çocuğun bacağına ateş eder. Bu sırada Maho gizli bir kapıdan kaçar. Onun evi patlatacağını anlayan Tahir, yaralı çocuğu evden çıkarmaya çalışır. Fakat tam kapıya ulaşmışken ev patlar. Tahir ağır yaralanır. Çocuğun sön sözleri ise kardeşiyle ilgili olur.
Mavi gözleri ve beyaza kaçan sarı saçlarıyla çok güzel bir kız olan Güney, abisinin bir patlamada öldüğünü bilmez. Onun vurularak öldürüldüğünü düşünür. Bu yüzden de arkadaşıyla beraber operasyona katılmış ve arkadaşı ağır yaralı olarak yatan, yeşil gözlü Doğan'a sataşır. Daha sonra kardeşini öldürdüğünü düşündüğü kişinin odasına bıçakla gider ve onu öldürmekten son anda vazgeçip odasında bulduğu künyeyi alır. Nefretini bu künyeyle sıcak tutmaya çalışır.
Bu sırada güvendiği nişanlısını da yaptığı yanlış hareketler yüzünden terk eder.
Olaylardan bir ay kadar sonra yılbaşında kimliğini bilmediği bir yabancıya sarılıp tüm sırlarını döker. Ve inanılmaz rahatlar.
Ertesi gün işi almak için gittiği yerde işi alamaz fakat bir burs kazanır.
İki üç yıl sonra da kardeşini öldüren adamın yanında işe başlar. Ve aralarında karşı konulmaz bir çekim başlar.
FM Arsal okuyanlar kervanına dahil olduğum için mutluyum. Adama hayran kaldım.
Bir erkek yazar olup aşkla macerayı iyi harmanladığını düşünüyorum. Tabi ki bir kadının gözünden yazdığı için biraz hataları var bence, ama bunu erkek olmasına bağlıyorum ve fazla üstünde durmuyorum. :D
Olaylar güzeldi. Arada tahmin edilemeyen şeyler de oldu, tahmin edebildiklerim de.
Yazar bazen aynı kelimeleri tekrarlamış bazen de konuyu uzatmış. Bana kalırsa bu kitap 400-500 sayfa arasında da rahat olurdu.
Baya güzeldi ve bitirmek için bir günümü harcadım. :dd Ders çalışmak yerine nescafemle oturup mis gibi kitabımı okudum.
Ortalama bir kitaptı fakat yazarın diğer kitaplarını da okuyacağım. :3
Zaten bu hafta son haftaaa. *büyük bir nefes veriş.*
Aşk, nefreti yok edebilir mi?
Kitap Tahir adlı orta yaşta bir adamın arkadaşlarıyla beraber yaptığı gizli operasyonla başlıyor. Yaşı genç olmasına rağmen şakakları kırlaşmış olan bu adam evin çatı katına çıkıp ne zamandır alt etmeye çalıştıkları Maho lakaplı çete başını yaşı genç bir çocukla konuşurken bulur. Bu genç insanları öldürmek istemediğini söyler. Tahir içeri girip Maho'yu yenmeye çalışırken çocuk kendini koruma amaçlı bir hareket yapınca direk çocuğun kalbine nişan alsa onu öldürebilecek olan Tahir, az önceki konuşmalardan dolayı çocuğun bacağına ateş eder. Bu sırada Maho gizli bir kapıdan kaçar. Onun evi patlatacağını anlayan Tahir, yaralı çocuğu evden çıkarmaya çalışır. Fakat tam kapıya ulaşmışken ev patlar. Tahir ağır yaralanır. Çocuğun sön sözleri ise kardeşiyle ilgili olur.
Mavi gözleri ve beyaza kaçan sarı saçlarıyla çok güzel bir kız olan Güney, abisinin bir patlamada öldüğünü bilmez. Onun vurularak öldürüldüğünü düşünür. Bu yüzden de arkadaşıyla beraber operasyona katılmış ve arkadaşı ağır yaralı olarak yatan, yeşil gözlü Doğan'a sataşır. Daha sonra kardeşini öldürdüğünü düşündüğü kişinin odasına bıçakla gider ve onu öldürmekten son anda vazgeçip odasında bulduğu künyeyi alır. Nefretini bu künyeyle sıcak tutmaya çalışır.
Bu sırada güvendiği nişanlısını da yaptığı yanlış hareketler yüzünden terk eder.
Olaylardan bir ay kadar sonra yılbaşında kimliğini bilmediği bir yabancıya sarılıp tüm sırlarını döker. Ve inanılmaz rahatlar.
Ertesi gün işi almak için gittiği yerde işi alamaz fakat bir burs kazanır.
İki üç yıl sonra da kardeşini öldüren adamın yanında işe başlar. Ve aralarında karşı konulmaz bir çekim başlar.
FM Arsal okuyanlar kervanına dahil olduğum için mutluyum. Adama hayran kaldım.
Bir erkek yazar olup aşkla macerayı iyi harmanladığını düşünüyorum. Tabi ki bir kadının gözünden yazdığı için biraz hataları var bence, ama bunu erkek olmasına bağlıyorum ve fazla üstünde durmuyorum. :D
Olaylar güzeldi. Arada tahmin edilemeyen şeyler de oldu, tahmin edebildiklerim de.
Yazar bazen aynı kelimeleri tekrarlamış bazen de konuyu uzatmış. Bana kalırsa bu kitap 400-500 sayfa arasında da rahat olurdu.
Baya güzeldi ve bitirmek için bir günümü harcadım. :dd Ders çalışmak yerine nescafemle oturup mis gibi kitabımı okudum.
Ortalama bir kitaptı fakat yazarın diğer kitaplarını da okuyacağım. :3
"Evet... Zaten seninle yalnız kalmak istiyorum. Kendimle değil..."
3 Karavan: Ortalama bir kitaptı.
Ah keşke ben de katılsam artık FMA okuyanlar karavanınaa :D Bu arada seni mimlediim :D http://nazlikitaplik.blogspot.com.tr/2014/11/ya-oyle-olsayd-mim.html
YanıtlaSilKatıl bence. :) Bakıyorum tatlım, çok teşekkürler *-*
Sil